Uzmanlar: “Bulgularımıza göre karbon emisyonlarıyla ilgili önlemler alınmazsa, bu yüzyılın sonunda Avrupa’da mevcut duruma göre 7 kat daha sık ekstrem yağış potansiyeli var”
Merhaba Haber Merkezi
Bilim insanları tarafından yapılan bir araÅŸtırmaya göre, Avrupa’daki ÅŸiddetli yaÄŸmur fırtınalarının, küresel iklim deÄŸiÅŸikliÄŸiyle birlikte artan nem ve daha yavaÅŸ hareket eden bulutlar nedeniyle 2100 yılına kadar karalarda 14 kat artacağı belirlendi.
Dünya genelinde son yılların en büyük sorunları arasında küresel ısınma yer alıyor. Küresel ısınmanın etkisiyle dünyanın birçok noktasında ekstrem hava olayları yaşanıyor.

Özellikle Avrupa’da son dönemde yaÅŸanan aşırı ani yağış olaylarının, küresel iklim deÄŸiÅŸikliÄŸi ile iliÅŸkili olabileceÄŸi belirtiliyor.
Bu kapsamda, Newcastle Üniversitesi araÅŸtırmacısı, atmosfer bilimci Dr. Abdullah Kahraman liderliÄŸinde Newcastle Üniversitesi İklim Etkileri Prof. Dr. Hayley Fowler, Newcastle Üniversitesi AraÅŸtırmacısı Steven Chan ve İngiltere Meteoroloji Servisi İklim AraÅŸtırma Merkezi ve Bristol Üniversitesi’nden Prof. Dr. Elizabeth Kendon katkılarıyla “İklim deÄŸiÅŸikliÄŸi ile birlikte hareketsiz ÅŸiddetli yaÄŸmur fırtınaları Avrupa geneline yayılıyor” konulu bilimsel araÅŸtırma yapıldı.
Yapılan araÅŸtırmada, Avrupa’daki ÅŸiddetli yaÄŸmur fırtınalarının küresel iklim deÄŸiÅŸikliÄŸiyle birlikte artan nem ve daha yavaÅŸ hareket eden bulutlar nedeniyle 2100 yılına kadar karalarda 14 kat artacağı tespit edildi.
Kahraman, AA muhabirine yaptığı açıklamada, iklim değişikliği nedeniyle sıcaklıkların arttığını ve bundan dolayı atmosferde buharlaşmanın arttığını söyledi.
Süper bilgisayarlar sayesinde detaylı iklim simülasyonlarında araÅŸtırmalar yaptıklarını belirten Kahraman, “Bu simülasyonların yüksek yerel detay içermeleri sayesinde ekstrem hava olaylarını oluÅŸturan ‘konvektif fırtına’ dediÄŸimiz yapıların dinamiÄŸini de çok rahat çözmemizi saÄŸlıyor.” diye konuÅŸtu.
Kahraman, bilim insanlarıyla “İklim deÄŸiÅŸikliÄŸi ile birlikte hareketsiz ÅŸiddetli yaÄŸmur fırtınaları Avrupa geneline yayılıyor” konulu bilimsel çalışma yaptıklarını anlatarak, şöyle devam etti:
“Çalışmamızda 2 ana konu üzerinde durduk. Biri ekstrem yağış potansiyeli, diÄŸeri bu ekstrem potansiyel yağışların olduÄŸu durumlarda bulut kümelerinin ne kadar hızlı hareket ettiÄŸiyle ilgili. Atmosferdeki aşırı yağış üreten bulutlar çoÄŸunlukla belli bir hızda hareket ederler. Bu durum belli bir bölgeye 10-15 dakikada yoÄŸun yağış bırakabiliyor. Bu tip yoÄŸun yağış bırakan bir bulut kütlesi eÄŸer hareketsizse yerel bir noktada çok daha uzun süreli ekstrem yağış bırakabiliyor ve etkisi çok büyük oluyor. Bulgularımıza göre karbon emisyonlarıyla ilgili önlemler alınmazsa, bu yüzyılın sonunda Avrupa’da mevcut duruma göre 7 kat daha sık ekstrem yağış potansiyeli var. Bunun yanında hareketsiz olan bulut kütleleri nedeniyle yaÅŸanacak ekstrem yağış sıklığı 11 kata, karalar üzerinde 14 kata çıkması bekleniyor. Fırtına ne kadar yavaÅŸ hareket ederse, küçük bir alana o kadar fazla yaÄŸmur yaÄŸar ve ciddi sel riski o kadar büyük olur. Bu kısa süreli ÅŸiddetli yağışlardaki asıl artış denizler üzerinde deÄŸil karalar üzerinde meydana gelecek. Zaten sel konusunda riski oluÅŸturan da bu durum. Sistemler hem aşırı yağış bırakacak hem de daha yavaÅŸ hareket edecek.”
“Türkiye su kıtlığı noktasında en problemli ülkelerden birisi olacak”
Dünyanın her tarafının küresel ısınma nedeniyle aynı şekilde ısınmadığının altını çizen Kahraman, kutupların ekvator ve tropiklere göre daha fazla ısındığını anlattı.
Kahraman, kutuplarda yer yer 8 dereceyi aÅŸan bir ısınmanın olduÄŸunu aktararak, “Sıcaklık farkı nedeniyle atmosferin yukarı seviyelerindeki rüzgarlar da yavaÅŸlıyor. Oradaki yavaÅŸlama aşırı yağış yapan fırtına sistemlerinin de daha yavaÅŸ hareket etmesine neden oluyor. Biz Avrupa çevrelerinde fırtına sistemlerinin bu nedenle yavaÅŸladığı yorumuna vardık.” dedi.
Son dönemde Almanya’daki sel nedeniyle çok sayıda ölüm yaÅŸandığını anımsatan Kahraman, ÅŸunları kaydetti:
“Almanya’da son 99 sel hadisinde son 42 yılda 165 ölüm var. Ancak son hadisede 180 üzerinde ölüm olayı var, hala kayıp olanlar var. Bu çok çarpıcı bir durum. Bu hadisenin doÄŸrudan iklim deÄŸiÅŸikliÄŸi ile iliÅŸkilendirilmesi ancak özel bir bilimsel çalışmayla mümkün olabilir, ama bilinen o ki iklim deÄŸiÅŸikliÄŸiyle beraber bu tür afetlerin sıklığı artıyor. Küresel ısınma kaynaklı Avrupa’da 2100 yılına kadar kısa süreli ÅŸiddetli yağışlar artacak. Küresel iklim deÄŸiÅŸikliÄŸiyle beraber bazı bölgelerde yağış miktarı artacak, bazı bölgelerde azalacak. Türkiye Akdeniz kuÅŸağında küresel iklim deÄŸiÅŸikliÄŸi nedeniyle su kıtlığı noktasında en problemli ülkelerden birisi olacak. Özellikle güney ve batı bölgelerimiz son derece kuru bir hale gelecek yaz ve sonbahar yağışları azalacak. Yıllık su kütlesi olarak problem yaÅŸayabiliriz. Hem kuraklık artacak hem de bu tip çok kısa süreli ani yağışlar artacak. Bunlar birbirine zıt olarak görünüyor ama deÄŸil.”










