Kadın işçiler bu coşku ve heyecanlarında çok çok haklılar. Zira, üye bileşeninin yüzde 20’sinin kadın olduğu IG Metall gibi koca bir dev sendikanın 132 yıllık tarihinde ilk kez bir kadın, Christiane Benner başkan seçildi.
Ali Çarman (Frankfurt)
Kapitalizmin başlangıç yıllarında işçilerin yaşam (ekonomik) koşullarını geliştirme, daha güzel bir yaşamı teminat altına alma mücadelesi içinde doğan sendikaların sınıf hareketi açısından önemi devam ediyor.
Dünyanın en büyük sendikası olarak bilinen IG Metall, sadece nicel bir büyüklük değil aynı zamanda sanayinin can damarı denilen üretim alanlarında çalışan işçi sınıfı bölüklerini kendi bünyesinde toplama becerisini göstermekten kaynaklanan nitel bir büyüklüğe de sahip. Bunun için de IG Metall’in kongresi ülkede siyaset yapan bütün güçlerin dikkatlerini üzerine çekmekte.
Öyle ki, işçi sınıfının bugün karşıya karşıya bulunduğu zorluk ve sorunlarda pay sahibi olan partiler dahi gelip boy göstermekteler.
Dört yılda bir gerçekleştirilen kongreye gelmeden önce bölgelerde sırasıyla, yılda dört kez yapılan delegeler toplantıları, yılda bir kez bölge konferansları, işyeri toplantıları düzenleniyor ve bu süreç üzerinden genel kongre gerçekleşiyor.
Almanya’da borsanın merkezi olarak bilinen Frankfurt, geçtiğimiz hafta geleneksel kitap fuarına ev sahipliği yapmış olmasının ardından bu kez metal işçilerinin dört gün süren kongresine ev sahipliği yapıyor. Kitap ve işçi sınıfı güzel bir gelecek mücadelesinde tarihsel anlam ve rol taşıyor.
Messe’nin 11 nolu salonu kapısında ırkçılığa dikkat çeken stand açılmış. Ana kapıdan içeri girildiğinde duvarlarda ‘Gelecek İçin Zaman/ZEIT FÜR ZUKUNFT’ yazılı pankart ve dövizler asılı. Ara katta ise IG Metall sendikası tarihinde önemli bir yere sahip olan eski başkanlarından Otto Brenner’i anma ve onore eden fotoğraf sergisi düzenlenmiş.
Ana salonda; 421 delege (142 kadın), uluslararası temsilciler, misafirler ve gazeteciler ile 700 den fazla katılımcı var. Salona hakim olan renk kırmızı. Bayraklar kırmızı, bazı yerlere serilmiş halılar kırmızı, fonda verilen renk çoğu zaman kırmızı. Kırmızı ve işçiler birbirini çok sevmekte.
Kongreyi yöneten divan kurulunun zaman zaman yaptığı mizahi söylemler gülmeler ile katılımcıların biraz rahatlamasını sağlıyor. Kongrenin en heyacanlı anı olan başkan ve beş kişilik yeni yürütme kurulu seçimleri için start verildi. İlk söz emekli olan eski başkan Jörg Hoffman’a verildi. Delegeler konuşmayı birçok kez alkışlarla desteklediler. Sonunda eski yürütmeden dört kişi yeniden aday olmadı.
Daha sonra söz bu kez başkanlığa aday olan Christiane Benner’e verildi. Benner’in konuşması defalarca alkışlarla kesildi.
1966 yılından bu yana bir başkan adayı ilk kez delegelerden yüzde 96.4 oy alarak seçilme başarısını gösterdi. Noter eşliğinde yapılan sayımın ardından yeni başkanın adı okunduğunda bütün salon ayağa kalktı. İşçi kadın delegeler önceden hazırlamış oldukları; Başaracağız! Değişim kadınlarla olur! Bizim için 365 gün 8 Mart dövizlerini coşkuyla havaya kaldırdılar. Kadın işçiler bu coşku ve heyecanlarında çok çok haklılar. Zira, üye bileşeninin yüzde 20’sinin kadın olduğu IG Metall gibi koca bir dev sendikanın 132 yıllık tarihinde ilk kez bir kadın: Christiane Benner başkan seçildi.
Çalışma saatleri, iş koşulları, gençlik sorunları, dayanışma, ırkçılık ve çevre sorunu dahil değişik konuların tartışıldığı kongrede yeni seçilen bütün yönetim kurulu üyeleri basına fotoğraf verdiler.
İşçilere yaraşır bir havada beş gün sürecek olan IG Metall kongresi 26 Ekim perşembe günü sona erecek.
