Demokratik İşçi Dernekleri Federasyonu (DİDF) yaptığı açıklamayla, ırkçılığa karşı eylemlere aktif katılım çağrısında bulundu.
Merhaba Haber Merkezi
DİDF Yönetim Kurulu tarafından yapılan açıklama şöyle:
Irkçılığa karşı yapılan eylemlere katılalım!
Almanya’da sağ-popülist hareketin yükselişi devam ediyor. Son kamuoyu yoklamalarına göre AfD’nin federal düzeyde yüzde 25’e yakın oy alacağı tahmin edilmektedir. Herkes bu gelişmelerden tedirgin olurken, AfD’li bazı çevrelerin de katıldığı ‘milyonlarca göçmeni nasıl geri göndereceğiz’ konulu gizli toplantının açığa çıkması gelecek kaygılarını daha da artırdı.
Kasım ayında Potsdam’da yapılan bu toplantıya azılı faşistlerin yanında bazı işverenlerin, CDU içerisinde örgütlü bir grubun, kendisine aydın diyen bazı kişilerin katılması ve Alman vatandaşı olanların da dahil olduğu milyonlarca insanın Almanya’dan zorla geri gönderilme planları yapılması (Remigration), Avusturyalı bir nazinin toplantıda konuşmacı olması, herkese Hitler faşizmi döneminde yaşananları hatırlattı
Irkçı partiler gökten düşmedi!
Irkçı-faşist hareketlerin son dönemlerde dünyanın pek çok ülkesinde olduğu gibi, Almanya’da da güç toplaması tesadüf değil. Bu partilerin gelişmesinin en önemli nedeni hükümetlerin yıllardır uyguladığı özelleştirmeler, sosyal kısıtlama politikaları ve ülkeler arasında paylaşım mücadelesinin artmasıyla beraber milliyetçiliğe çanak tutulmasıdır. Senelerdir devam eden kısıtlama politikaları, enflasyon ve gıda fiyatlarındaki artış, zenginlerin karları katlanırken ücretlerin düşmesi milyonlarca insanın gelecek kaygılarını artırmıştır. Irkçı partiler bu kaygıları suiistimal ederek, artan sorunların nedeni olarak göçmenleri göstermektedir. Bu partiler bir yandan ekonomik sorunların nedeninin hükümet politikaları ve patronların kar hırsı olduğu gerçeğini gizlemekte, diğer yandan da emekçiler içerisinde düşmanlık yaymaktadır.
Irkçılığa-sosyal kısıtlamalara ve savaşa karşı birleşelim!
AfD hükümetin savaş ve enerji politikalarına karşı muhalefet yapıyor gibi görünerek, savaş politikalarından ve yoksulluktan bıkan işçi ve emekçilerin, emeklilerin çıkarını savunuyor görünüyor. Ancak AfD işçi-emekçi düşmanı ve tam bir sermaye partisidir. AfD işçi ve emekçiler lehine gündeme gelen asgari ücretin ve emekli maaşlarının yükseltilmesine ve kiraların düşürülmesine, zenginlerden servet vergisi alınmasına karşıdır. Sosyal politikalarda yoksullara karşı zenginlerden yanadır. AfD ordunun güçlendirilmesinden ve sermayeye paraların aktarılmasından yana bir politika izlemektedir. Emekçilere saldırı politikalarında hükümet partileriyle aynı çizgidedirler. Asıl olarak emekçilerin ortak sorunları etrafında birleşmelerini engellemek için din-dil farklılıkları üzerinden düşmanlığı körüklemektedir.
Yerli ve göçmen emekçiler olarak birleşelim!
Bugünlerde Almanya’da on binlerce emekçi ırkçılığa karşı sokaklara çıkıyor. AfD ve ırkçıların emekçileri bölme politikalarına, ırkçılığa karşı mücadeleyi güçlendirecek olan yerli-göçmen, müslüman ve hristiyanlar olarak birlikte mücadele etmektir. Ortak sorunlarımızın çözümü için, hükümetin kısıtlama ve savaş politikalarına karşı birleşebilirsek, ırkçılığın zemini de yok olacaktır! Din ve dil farklılıkları üzerinden politika yapanlara inat, göçmenleri içe kapatma politikalarına karşı emekçilerin birliğini güçlendirelim!
Çünkü Birlikte güçlüyüz!
Demokratik İşçi Dernekleri Federasyonu (DİDF)
Yönetim Kurulu
