Uluslararası “World Weather Attribution” girişiminin yayımladığı raporda, insan kaynaklı iklim değişikliğinin Libya’da sel felaketini 50 kat daha olası hale getirdiği bildirildi.
İklim değişikliğinin aşırı hava olayları üzerindeki etkisini inceleyen uluslararası “World Weather Attribution” girişimi, Libya, Türkiye, İspanya, Yunanistan ve Bulgaristan’ın da aralarında bulunduğu Akdeniz ülkelerinde son dönemde yaşanan sel felaketlerine ilişkin rapor yayımladı.
Raporda Yunanistan, ABD, Hollanda, Almanya ve İngiltere’den uzman ve araştırmacılar, insan kaynaklı iklim değişikliğinin sele neden olan şiddetli yağışların olasılığını ve yoğunluğunu ne ölçüde değiştirdiğine odaklandı.
Araştırmanın sonuçlarının paylaşıldığı raporda, eylülün ilk iki haftası boyunca, Hollanda merkezli bir blokaj yüksekliğinin etrafında oluşan alçak basınç sistemlerinin neden olduğu sağanakların Akdeniz’deki birçok ülkede etkili olduğu belirtildi.
İspanya’da 3 Eylül’de birkaç saatte yağan sağanak yağmuru, 4-7 Eylül’de Yunanistan ve Bulgaristan’da “Daniel” alçak basınç sisteminin neden olduğu şiddetli yağmur ve sellerin izlediği kaydedilen raporda, 10 Eylül’de ise Libya’da aşırı yağışların ardından yıkıcı sellerin meydana geldiği bildirildi.
Raporda, üç ayrı yağış olayının da şiddetli sellere neden olduğu, yerleşim yerlerini sular altında bıraktığı, binlerce kişinin evsiz kaldığı, Bulgaristan’da en az 4, İspanya’da 6, Türkiye’de 7 ve Yunanistan’da 17 kişinin ölümüne neden olduğu ifade edildi.
Ayrıca sadece Libya’nın Derne kentinde 3 bin 958, ülkenin diğer bölgelerinde ise 170 kişinin hayatını kaybettiğinin teyit edildiği, iki büyük barajın patlaması sonucu ise 10 binden fazla kişinin halen kayıp olduğu belirtilen raporda şunlar kaydedildi:
“İspanya, Yunanistan, Türkiye, Bulgaristan ve Libya’da meydana gelen şiddetli sel felaketi İspanya’da 24 saatten kısa sürede yağan çok şiddetli yağışlardan kaynaklanırken Libya’da 24 saat, Yunanistan ve Türkiye’de ise 4 gün kadar sürdü. Libya’daki olayın büyüklüğü daha önce kaydedilen olayların çok dışında. Yunanistan ile Bulgaristan ve Türkiye’nin bazı bölgelerini içeren geniş bölge için, insan kaynaklı iklim değişikliğinin yaşanan bu olayları 10 kata kadar daha olası ve yüzde 40’a kadar daha şiddetli hale getirdiği sonucuna vardık. İnsan kaynaklı iklim değişikliği, Libya’da sel felaketini 50 kata kadar daha olası ve yüzde 50’ye kadar daha şiddetli hale getirdi.”
Yunanistan’da, “AB’de şimdiye kadar kaydedilen en büyük yangın”
Raporda, Yunanistan’da bu yazın, “Avrupa Birliği’nde (AB) şimdiye kadar kaydedilen en büyük yangın” dahil aşırı sıcak hava dalgaları ve yangınlarla geçtiği daha sonra ülkenin merkezini harap eden “Daniel” fırtınasının meydana geldiği hatırlatıldı.
Ayrıca ülkedeki ormansızlaşma ve nispeten yüksek kentleşme oranlarının zamanla araziyi değiştirerek sele maruz kalan insan ve varlık sayısını artırdığı, yağmur suyu drenajını azalttığı aktarıldı.
Libya’daki çatışma ülke çapında koordinasyonu da sınırlandırıyor
Raporda Libya’daki sel felaketine ilişkin yer alan değerlendirmede ise “Libya’da devam eden çatışma ve devletin kırılgan yapısı, baraj altyapısının zaman içinde bakımsız kalmasına ve bozulmasına katkıda bulunarak selin ve bunun sonucunda ortaya çıkan etkileri artırdı.” tespitine yer verildi.
Libya’daki çatışmanın, su kıtlığı, sıcaklık ve sel gibi ülkenin karşı karşıya olduğu bir dizi iklim sorununda ülke çapında uyum planlamasını ve koordinasyonu da sınırladığı işaret edilerek şu tespitte bulunuldu:
“Bu felaket aynı zamanda altyapının sadece bugünün ya da geçmişin iklimine göre değil, geleceğe göre de tasarlanması ve sürdürülmesi gerektiğine işaret etmektedir. Libya’da bu durum, ortalama yağış miktarındaki uzun vadeli düşüşü ve aynı zamanda meydana gelen şiddetli yağış olayı gibi aşırı yağışlardaki artışı hesaba katmak anlamına geliyor ki özellikle krizlerle boğuşan bir ülke için bu zorlu bir ihtimal.”