Engellilerin yüzde 91’inin bakımını kadınlar üstleniyor

AĞIR ENGELLİ BAKIMI YAPAN KADINLAR GÜVENCE İSTİYOR – Evde ağır engelli bakımı yapan kadınların emeklilik hakkı için çalışan Engelli Anneleri ve Gönüllüleri Derneği Başkanı Şenay Keçeci, “Yaşanan sorunlar ağırlıklı olarak kadınları ilgilendiriyor” diyor.

Dünya Sağlık Örgütü’nün (DSÖ) 2011 yılı Dünya Engellilik Raporuna göre Dünya Nüfusunun yüzde 10-12’si engelli insanlardan oluşuyor.

Raporda engellilerin dünyada görünmeyen en büyük azınlık olduğu belirtiliyor.

Bu nüfusun önemli bir bileşeni de engelli çocuklar. DSÖ’nün verilerine göre dünya genelinde engelli çocukların yüzde 5’i yani 93 milyonu ağır engelli durumunda.

Engelli Anneleri ve Gönüllüleri Derneği (EAGD) Başkanı Şenay Keçeci, Türkiye’de ise engelli çocukların 600 binin ağır engelli olduğu sonucunun çıktığını belirtiyor.

“Devlet bakım işini aileye bırakmış”

Bakım gereksinimi olan engelliler için devlet tarafından işletilen ve özel işletme adı altında çalışan bakım merkezlerinin sayısının da oldukça sınırlı olduğunu söyleyen Keçeci, “Devlet bakım işini büyük oranda aileye bırakmış durumda” diye de ekliyor.

Bu bakım sorumluluğunun önemli bir bölümü de annelerin üzerinde. Dernek, evde ağır engelli bakımı yapan kadınların emeklilik hakkı için çalışıyor. Bu kapsamda geçen hafta Evde Ağır Engelli Bakımı Yapan Kadınların Emeklilik Hakkı İçin Mevzuat Değişikliği Hazırlık Çalıştayı düzenledi.

TIKLAYIN – Engelli bakımı yapan 550 bin kadın emeklilik hakkını istiyor

“Yaşanan sorunlar ağırlıklı olarak kadınları ilgilendiriyor”

“Aile kadın evdeki işleri yapar, erkek dışarıda çalışır gibi geleneksel aile içi rol bölüşümleri kültürü ve başkaca birçok nedenden dolayı bu sorumluluğu kadınlara bırakıyor. Bakımın ve yaşanan sorunların muhatabının kadınlar olmasının diğer bir nedeni ise; evde ağır engelli çocuğun veya yetişkinin olduğu çok fazla örnekte erkekler evi terk ediyor, boşanıyor ya da ağır engelliyi anneyle baş başa bırakıyor. Bakım işi bir bütün olarak ailenin sorumluluğuna bırakılmış olsa da gerçek yaşamda bu sorumluluk kadınlara yükleniyor. Onun için yaşanan sorunlar ağırlıklı olarak kadınları ilgilendiriyor.”

Engelli bakımı yapan 550 bin kadın emeklilik hakkını istediğini belirten Keçeci, şu bilgileri veriyor:

“Türkiye’de yaklaşık 600 bin ağır engellinin evde bakımı yapılıyor. Devlet, sosyal devlet ilkesi gereği üstlenmesi gereken sorumluluğu aileye bırakmış durumda. Aile ise bu işi ağırlıklı olarak kadınlara havale ediyor. Evde bakımı yapılan kişilerin yüzde 91’inin (yaklaşık 540 bin) bakımı kadınlar tarafından yapılıyor.” 

“Kadınların çalışacak zamanı yok”

Keçeci, evde ağır engelli bakımı yapan kadınların hakları ve sorunlarıyla ilgili ise şunları söylüyor: 

“Evde ağır engelli bakımı yapan kişilere belli kriterlere bağlı olarak ‘bakım maaşı’ ödeniyor. Bakım maaşı 2022 Temmuz-Aralık dönemi için 3 bin 339TL’dir yani asgari ücretin yüzde 60’ı kadar. Öncelikle bakımı yapılan kişinin Sağlık Kurulu Raporu’nda engel oranının yüzde 50 olması ve ‘Ağır engelli’ ibaresinin bulunması gerekiyor. 

“Bakım maaşının ödenmesindeki en önemli kriterlerden bir diğeri ise; ‘Her ne ad altında olursa olsun her türlü gelirler toplamı esas alınmak suretiyle, hane içinde kişi başına düşen ortalama aylık gelir tutarı, asgari ücretin aylık net tutarının 2/3’ünden daha az olması’ gerekiyor. 

“Bu şart aslında ödenen maaşın bakım maaşı değil de yoksulluk maaşı anlamına geldiğini gösteriyor. Evde ağır engelli bakan kadınlara tanınan diğer bir hak ise emeklilik koşullarında sağlanan kolaylaştırma. Buna göre; ağır engelli bakımı yapan ve bir işte çalışarak sigorta primi yatırılan kadın çalışanların, ödedikleri prim gün sayılarının dörtte biri kadarı ödenen prim gün sayılarına ekleniyor. Prim ödeme gün sayılarının dörtte bir kadarı da emeklilik yaş hesabından düşürülüyor.

“Fakat bir sorun var, o da; engelli bakımı yapan kadınların başka bir işte çalışacak zamanları yok. TÜİK verilerine göre kanunun tanıdığı bu emeklilik kolaylığından faydalanan kadın sayısı 2020 yıllında 1164 kişi. Kanunun sağladığı kolaylıktan yaklaşık 540 bin kadından yalnızca 1164 kadın faydalanmış.

“Bakım veren 530 bin kadının sosyal güvencesi yok”

“Bu hak bir anlamda kağıt üzerinde kalıyor ve gerçek hayatta karşılığı bulunmuyor. Çünkü evde ağır engelli bakımı yapan kadınların yüzde 85’i 7/24 ağır engelli bakımı yaptıkları için bundan hariç olarak herhangi bir işte çalışamamıyor. 

“Bu zorluklara ek olarakta sosyal güvenlik anlamında gelecek güvenceleri olmadan belirsiz bir yaşam sürüyor kadınlar. Evde ağır engelli bakımı yaptıkları için sosyal güvencesi olan bir işte çalışamayan yaklaşık 530 bin kadının emeklilik vb sosyal güvenceleri bulunmuyor.”

Çözüm önerileri, adımlar…

Keçeci, dernek olarak yaptıklarını ve yapılması gerekenleri şöyle sıralıyor:

“İlkesel olarak, ağır engelli bireylerin bakımının ailenin üzerinde ‘yük’ olmasının önüne geçilmeli. Öncelikli olarak sosyal devlet ilkesi gereği devletin bu sorumluluğu üstlenmesi ve ağır engelli bireylerin ihtiyaçlarının karşılandığı bir bakım programının ve alt yapısının oluşturulması gerekiyor.

“İkinci olarak da, söz konusu bakım işi evlerde yapılacaksa da bu konuda eğitim almış, formasyon ve kalifiye birikimi yeterli uzmanlar eliyle yaptırılması sağlanmalı.

“Tek kişi hayatı yaşayan kadınlar”

“Kadınları çalışma, eğitim, kültür-sanat vb alanlardan yani hayattan koparan, kadınların ‘ağır engelli kişiyle beraber tek kişi hayatı yaşamak’ zorunda bırakan bir uygulama ortadan kaldırılmalı.

“Devlet kendi sorumluluğunda olması gereken bakım işini asgari ücretin altında ve sosyal güvenceleri olmadan kadınlara yaptırıyor. Başka bir anlatımla devlet, asgari ücretin altında kaçak işçi çalıştırıyor. Bu durumda olan kadınlar için sosyal güvenlik primleri devlet tarafından karşılanmalı ve emeklilik hakları sağlanmalıdır.

“Öncelikli ve acil talebimiz evde ağır engelli bakımı yapan ve sosyal güvencesi olmayan kadınların sosyal güvenlik primlerinin devlet tarafından karşılanması ve emeklilik haklarının tanınmasıdır.

“Burada şu nokta önemli, talebimiz doğrudan kadınlarla ilgili, fakat bu kadınlar dışında bakım yapan diğer kişileri kapsamadığı anlamına gelmiyor.

İmza kampanyası

“7-8 ay önce hem bir imza kampanyası düzenlenerek hem de siyasi partilerde, sivil toplum örgütlerinde ve diğer ilgili kesimlerde farkındalık oluşturmaya yönelik faaliyetlerle çalışmalar başlattık. İmza kampanyası (https://chng.it/tRZxJfGCqx) change.org üzerinden yapılıyor, şu an sayı 30 bine yaklaştı. İmzaların siyasi partilere ve TBMM’ye verilmesi planlanıyoruz.

“Yasa değişikliği tekliflerinin TBMM’ye sunulması sürecinde konuyu daha fazla gündeme getirmek, kamuoyu oluşturmak ve destek almak amacıyla bir takım çalışmalar planlıyoruz.

“Öncelikli olarak bir deklarasyon metni hazırlandı. Deklarasyon metni evde ağır engelli bakımı yapanların sosyal güvenlik primlerinin devlet tarafından karşılanmasını talep eden bir metin ve onlarca sivil toplum örgütünün imzasıyla kamuoyuna açıklanacak.

(Bianet – Ayşegül Özbek)

Haberi paylaşmak için tıkla: